Modern dünya
çocuğu ve çocukluğu taş duvarlar arasına hapsetti. Artık çocuklar çocukluğunu
yaşayamıyor, yaratıcılıklarını geliştirecek ortam bulamıyorlar. Sosyal,
fiziksel ve zihinsel anlamda bazı becerilerimizi kaybediyoruz. İletişim çağında
iletişimsiz kalan aile ortamlarında yaşamaya başladık. Çocuklar
anne-babalarıyla değil elektronik cihazlarla vakit geçiriyor. Bu durumun
olumsuz sonuçları toplumumuzda gözlemlenmeye başladı bile.
Peki, biz ne
yapmalıyız? Çocuklarımızın yaratıcılığını, kreatif düşünme becerilerini
geliştirmek için, sosyal anlamda iletişimi kuvvetli hayata hazır bireyler
yetiştirmek için biz ne yapmalıyız?
Son günlerde
yükselen bir trend gösteren zeka oyunları bize bu konuda yardımcı olabilir
aslında. Zekâ oyunları sadece planlama, organizasyon, dikkat, odaklanma, ayırt
etme, öngörü vb. gibi zihinsel becerileri geliştirmekle kalmaz. Aynı zamanda
başladığı işi sonunu kadar devam ettirme, azim, empati, direnme, mücadele etme
gibi kişilik gelişimi ile ilgili faktörleri kazanmamızı da sağlar. Zekâ
oyunları aile bireylerinin yalnızlaştığı çağımızda aile bağlarının
kuvvetlenmesine de yardımcı olabilir. Ailecek oynanan zekâ oyunlarıyla aile
fertleri birbiriyle daha fazla kaynaşacak ve sosyal zekâsı yüksek bireysel
yetişecektir. Bu anlamda benimde oynadığım ve çok beğendiğim bir oyunu tanıtmak
istiyorum sizlere. Tanıtacağım oyun Türklerin 4000 yıldır oynadığı, Osmanlı
zamanında halkın, padişahın ve çocuklarının oynadığı bir oyun: mangaladır.
ŞEHZADELERİN ZEKÂ OYUNU: MANGALA
Mangala orta Asya’ nın
bozkırlarında çobanların oynadığı 4000 yıllık geçmişi olan bir Türk strateji ve
zekâ oyunudur. Mangala ordu –millet özelliğine sahip Türklerin çocuklarını
yetiştirirken kullandığı bir oyundur. Sakalar, Hunlar, Göktürkler, Selçuklular
ve Osmanlılar bu oyunu oynamışlardır. Osmanlı zamanında” Minkale” olarak adlandırılan
oyun Orta Asya’da “Dokuz Kumalak”
ismiyle oynanmaktadır.
Mangala Osmanlı zamanında
kahvehaneler gibi insanların sosyalleştiği mekânlarda oynandığı gibi sarayda da
oynanmıştır. Askerler savaş meydanlarında zaman geçirmek için oynamış,
padişahlar ise savaş taktiği hazırlarken mangala oynamışlardır. Oyunun
Türkiye’de oynanış şekli Osmanlı zamanındaki oynama usulü esas alınarak düzenlenmiştir.
Mangala oyunu iki kişiyle oynanan bir oyundur. Oyun tahtası üzerinde iki
kişinin önlerinde 6’şar tane kuyu vardır. Toplam 12 kuyu ve 48 taş ile oynanır.
Ayrıca her oyuncunun birer tane hazine kuyusu vardır. Oyuncular 48 taşı 12
kuyuya dörder dörder dağıtır. Oyuncuların kendi önlerindeki kuyular kendi
bölgeleridir. Her oyuncu kendi hazine kuyusunda taş biriktirmeye çalışır.
Oyunculardan hangisi hazinesinde daha fazla taş biriktirirse oyunu kazanır.
Oyun beş set halinde oynanır. Oyunu kazanan bir puan kaybeden sıfır puan alır,
beraberlikte yarım puan alınır.
Oyunda beş temel kural vardır:
1- Kura ile oyuna başlanır.
Oyuncu kuyudaki taşları alıp sağa doğru kuyulara birer birer dağıtır. Elindeki
son taş kendi hazinesine gelirse tekrar oynama hakkı kazanır. Oyuncunun
kuyusunda tek taş kaldıysa sırası geldiğinde taşı bir sağdaki kuyuya koyabilir.
Her zaman eldeki son taş oyunun gidişatını ve sonucunu değiştirir.
2-Oyuncu taşları dağıtırken
elinde kalan son taş kendi boş kuyusuna denk gelirse oyuncu hem o kuyudaki tek
taşını hem de karşıdaki rakibin kuyusundaki taşları hazinesine aktarır.
3-Hamle sırası gelen oyuncu
taşları kendi bölgesinde dağıtıp elinde taş kalırsa karşı tarafa rakibin
bölgesine geçip taşları dağıtmaya devam eder. Eğer rakibin bölgesindeki
kuyulardaki taşların adedini çift yaparsa o taşları kendi hazinesine aktarır.
4-Oyunculardan biri kendi
bölgesindeki taşları bitirdiğinde oyun biter. Erken bitiren oyuncu rakibin
taşlarını da kendi hazinesine aktarır.
5-Oyun sırasında rakibin hazine
kuyusuna taş bırakılmaz.
Mangala oyunu hakkında
yurtdışında birçok araştırmalar yapılmış. Hatta bazı ülkelerde ders olarak
okutulması gerektiği görüşü dile getirilmiştir. Ancak Türkiye ‘de sayılı
araştırmacı bu konuda çaba sarf etmiş ve bu konuya değer vermiştir.
Mangala planlama, strateji,
dikkat, yoğunlaşma, sayısal mantık vb. becerileri geliştiren bir oyundur. Oyun,
özellikle çocukların çeşitli becerilerini geliştirecek niteliktedir. Metin
And’ın Townshend’dan aktardığı gibi, bir toplumda kişilerde en fazla beğenilen
ve örnek alınan niteliklerden yedisi Mangala oyununda mevcuttur:
1. Kurnazlık: Oyunun stratejisini planlamak ve oyun
kurallarını kendi çıkarları doğrultusunda kullanabilmek.
2. Uyanıklılık: Karşısındakinin kurnazlığına karşı savunma
ve önlem.
3. Önceden görme: Hazırladığı oyun manevrasına karşı
rakibinin tepkisini kestirebilme yeteneği.
4. Esneklik: Beklenmedik durumlarda hemen tepki gösterebilme
yeteneği.
5. Direnme: Tüm
şaşırtmalara karşın kendi planını sonuna dek sürdürebilme yeteneği.
6. Sağgörü: Rakibinden plan ve gücünü gizleyebilme yeteneği.
7. Bellek: Rakibinin sağgörüsüne karşın, onun durumunu ve
gücünü ne denli saklarsa saklasın kestirebilme yeteneği.
Yararlanılan
kaynaklar
1-AND, Metin. Çocuk
Oyunlarının Kültürümüzde Yeri ve Önemi. Ankara.
Ulusal Kültür, Nisan 1979
2-KARA, Abdulvahap. Dört Bin Yıllık Zekâ Ve Strateji Oyunu
Dokuz Kumalak (Dokuz TaĢ). Türk Dünyası Tarih Dergisi, Eylül 2007
SABRİ DAŞO
PSİKOLOJİK DANIŞMAN VE REHBER ÖĞRETMEN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder